12 Kasım 2017
Program
1100 m. yükseklikteki heyelan gölüne yolculuk. Adapazarı - Akyazı yakınlarından geçerek Dokurcun Kasabasına bağlı Akyokuş Köyüne ulaşıyoruz. Burada ufak bir alış veriş molası verdikten sonra yürüyüşümüze başlayacağımız alabalık tesislerine hareket ediyoruz. Alabalık tesislerine aracımızı park edip orman için yoldan yürümeye başlıyoruz. Mevsime göre orman içi dar patikalarda girebiliyoruz. Yaklaşık 2.5 - 3 saat yürüdükten sonra muhteşem görüntüsüyle Sülüklü göl`e ulaşıyoruz. Sülüklü göl , yaklaşık 300 yıl önce meydana gelen bir heyelan sonucu oluşmuş. Gölün etrafındaki tepelerin yamaçları hala heyelanın izlerini taşıyor. Bu çevrede, yaklaşık bir düzine göl bulunuyor ve bu göllerin en büyüğü olan Sülüklü göl adını eskiden içinde bulunan sülüklerden alıyor. Yöre halkının gölde alabalık yetiştirmeye başlamasıyla birlikte sülüklerden eser kalmamış. Bugün gölde sülükler yerine alabalıklar yaşıyor. Köylüler de kendi aralarında göle "Sarı Göl" demeye başlamış. Gölün derinliği 25 metre ve dibi balçıkla kaplı olduğundan göle girmek tehlikeli ve yasaktır. Gölde dikkati çeken şeylerden biri de gölün içinde bulunan taşlaşmış ağaçlar. Bu ağaçlar, heyelanın oluş tarihini öğrenmemizi sağlıyor. İlkbahar, Sülüklü göl`e gitmek için en iyi mevsimlerden biri. Kışın donan ve karın beyaz örtüsü aklına saklanan Sülüklü göl, ilkbaharla birlikte " kış uykusundan" uyanıyor ve verimli
topraklarından kardelen, siklamen ve çuha çiçekleri fışkırıyor. Göl kenarında mangalımızı yapıp göl civarını dolaşıyor gölün tadını iyice çıkardıktan sonra dönüş yoluna koyuluyoruz. İsteğe bağlı olarak alabalık tesislerinde çay molası verdikten sonra İstanbul`a dönüyoruz.
 

Tur Ücretine Dahil Olanlar :
Ulaşım, Rehberlik hizmetleri,

​

Tur Ücretine Dahil Olamayanlar :Kişisel harcamalar, yolda alınacak yiyecek ve içecekler

 

​